Bitkisel Sütler

Bitkisel sütler sağlıklı beslenme yaşam biçiminin iyice benimsenmeye başladığı şu günlerde en güncel konulardandır. Bitkisel sütleri kullanmak için birçok sebep mevcuttur; laktoz intoleransı, süt alerjisi, veganizm,Düşük Proteinli ürün tüketenler ve ova-vejetaryenlik bitkisel süttü tercih etmeyi gerektirmektedir. Ama bitkisel sütleri bir gereklilik olmadan da tercih edilecek bir alternatif olarak düşünmek gerekmektedir. Bitkisel sütlerin içerinde inek sütünde bulunan alerjen laktoz ve kazein bulunmamaktadır. İnsan vücudunda kazeinin reninin maddesiyle sindirilmektedir ve renin maddesi salgılanması 2 yaşından sonra son bulmaktadır. Yani İnek sütünün %86’sını oluşturan kazein proteininden yeteri kadar da faydalanamamaktayız.

Her canlı kendi yavrusuna yani cinsine uygun olan kompozisyonda süt üretmektedir. İnek sütü insan sütüne en yakın formdaki hayvan sütü olsa da insanınkinden daha yüksek miktarda protein ve yağ içermektedir. Bu da vücutta metabolize olurken bozukluklar oluşturmasına neden olmaktadır. Tüm hayvansal proteinler gibi sütteki proteinde vücuda girdiğinde vücudun Ph dengesini bozar ve asidik yapar, böbrek ve idrar kanallarına ulaşmadan bu asidik kapıyı nötrlemek için kalsiyum gereklidir ve vücut bu gerekli kalsiyumu, kalsiyum yoğunluğu fazla olan kemiklerden çekerek yapmaktadır. Kalsiyum açısından zengin olan süt aynı zamanda kemik yoğunluğumuzdaki kalsiyumların çıkışına da sebep olmaktadır.

İnek sütü üretiminde süt üretimini artırsın diye kullanılan genetiği değiştirilmiş büyüme hormonu rBGH da, içen insanlarda insülin- büyüme faktörü olan IGF-1 oranını arttırmaktadır. Bu hormonun fazla miktarda yükselmesi kanserlere sebebiyet verdiği gözlemlenmiştir. Ayrıca sütte biriken antibiyotikler, dioksin ve poliklorlu bifeniller olumsuz sinir sistemi, üreme sistemi ve bağışıklık sistemini etkileyen hasarlar oluşturabilmektedir.

Hayvan memesinden geçebilecek hastalıklar (tüberküloz vb.) ve dışardan bulaşmayla oluşacak hastalıklar da (tifo, kolera vb.) insan sağlığı için risk oluşturmaktadır.

Hayvansal sütler yüksek miktarda kolesterol ve doymuş yağ içermektedir. Bitkisel sütler ise kolesterol bulunmamasının yanı sıra içerdiği tekli doymamış yağ asitleri, E vitamini ve magnezyum ile kolesterol düşürücü etkisi de bulunmaktadır. Hindistancevizi, badem sütü gibi bitkisel sütler soğutma gerektirmedikleri içinde proteinlerinin korunması daha kolaydır. Antibakteriyal ve mikrobiyel koruma sağlamaktadır.